Balıkesir Belediye Başkanı sayın Sabri Uğur’un, 06.09.2007 tarihinde, “Balıkesir`in 85. Kurtuluş Günü”nde yaptığı konuşma metnidir.
Sayın Valim,
Sayın Milletvekillerim,
Sayın Garnizon Komutanım,
Sevgili Balıkesirliler;
Sözlerime başlamadan önce, hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum.
Her yıl olduğu gibi, bugün de şehrimizin Kurtuluş Gününü kutlamak için bir araya gelmiş bulunuyoruz.
Şehrimizin ve ülkemizin, Milli Mücadele günlerindeki gibi acılara bir daha duçar olmaması; ezelden beri hür yaşayan bu milletin, ebediyen hür yaşaması dileğiyle Balıkesirimizin bu mutlu ve müstesna gününü kutluyorum.
Değerli Hemşehrilerim;
Bundan 85 yıl önce, Balıkesir’de kanla, gözyaşıyla yaşanan kapkara bir tarih sayfası kapanmış, ülkemizin aydınlık geleceği için istiklal ve hürriyetin nurlu yolu açılmıştır...
Milli Mücadele dediğimiz bu hareketin içinde Doğu’da Erzurum, Sivas, Batı’da Balıkesir vardır, Mustafa Kemal Paşa vardır, Mehmet Akif vardır,Hasan Basri Çantay vardır, Dahası bu zor günde ortaya çıkan kahramanlarımız vardır.
En önemlisi de bu şanlı mücadelede bir kere daha kendini gösteren Türk Milletinin sarsılmaz iradesiyle ortaya çıkarılan Cumhuriyet vardır, bugünkü Modern Türkiye vardır.
Her türlü övgünün üstünde, bir varlık yokluk mücadelesi verilmiştir.
ŞANLI BİR DİRENİŞLE BİZE BU GÜZEL YURDU BIRAKAN ECDADIMIZI RAHMET, MİNNET VE ŞÜKRANLA ANIYORUM.
Bu çok zor günlerin mücadelesinde bu necip milletin dünyaya çok açık mesajları olmuştur. Bu mesajlar calibi dikkattir ve Türk Milletinin Oğuz Kağanlardan süzülüp gelen kuvvasıdır ve ilelebed devam edecektir.
Bunlar:
• istiklâlini müdafaa hususundaki hassasiyeti
• Kendisine yönelen tehlike karşısında kısa zamanda nasıl güçlü bir birlik oluşturup harekete geçebildiğini,
• Bir işgalin asla sükunetle kabul edilemiyeceği.
• Mazlum bir milletin milli mücadelesini nasıl istiklal hareketine dönüştürüp sonuç alabildiğidir.
Gençlerimizin bilhassa bunlara dikkat edip iyice değerlendirmesini istiyorum.
Bu mücadelenin Balıkesir ayrıntıları hepimizce malum. Burada Milli Mücadele yıllarında, Sebilürreşad dergisini anmadan geçemeyiz. Derginin Başyazarı Mehmed Akif merhum; sahibi ve yazarı Eşref Edip. Balıkesir`den başlayarak Milli Mücadele`ye amansız destek verirler. Akif, ilk olarak Paşa Camii`nde konuşur. Eşref Edib not alarak Sebilürreşad`da aynen yayınlar. Bu yayın her yerde halka dağıtılır.
Mondros Mütarekesi’nden önce Balıkesirde çıkarılan ‘Ses Gazetesi’ sahibi ve başyazarı Hasan Basri Çantay. İzmir ve havalisinin hiç kimseye verilemeyeceği fikriyle her yana ulaşmış, kapanana kadar Varnalızade İsmail Hakkı yönetiminde Milli Mücadelenin içinde yer almıştır.
Doğru Söz yine “Manda teklifi” ne şiddetle karşı çıkarak Türk için “Ya İstiklal Ya Ölüm” diyen tavrıyla Milli Mücadelenin unutulmaz medyasıdır.
Ve asla sözü edilmeden geçilemez:
Gazi Mustafa Kemal Atatürk esir edilmiş Türk Milleti`nin başına geçerek emperyalist devletlere ve sömürgeleşmeye karşı büyük mücadelenin öncüsüdür önderidir. Bir avuç kahramanla, ardına tüm Anadolu halkını alarak verilen Mücadelenin mimarıdır.
Erzurum ve Sivas Kongreleri`ne hazırlanırken bir yandan da Balıkesir ve Alaşehir Kongreleriyle Batı Anadolu`nun Millî Mücadele meşalesini ateşlemiştir. Anadolu`daki harekette millet, milliyet, iman ve inanç kavramlarıyla ortaya konan mücadele sonunda kaçınılmaz bir netice olarak siyasî bir kimliğe bürünerek yeni Türk devletinin kuruluşunun temel felsefesini oluşturmuştur.
Sonuç olarak Kuva-yı Milliye ruhu yüksek bir siyasî olgunluk seviyesine gelmiş bir milletin, bu siyasî kudretini en azametli ve göz kamaştırıcı bir şekilde kullanmasından başka bir şey değildir. Kuva-yı Milliye`yi ortaya çıkaran "ruh" bu hareketin başlangıç dönemi ile de sınırlı kalmamıştır.
Millî Mücadele dönemi boyunca Türk halkının müşterek ve hâkim anlayışını ifade etmiş, yeni Türk devletinin kurulmasında bir manevî menbaa olmuş, yaşatılmasında milletin tarihi tekâmüllerinden kaynaklanan manevî dayanağı temsil etmiştir.
Kuva-yı Milliye`nin kalpaklı kahramanlarının o günkü ruh hâli bugünde Türk milletinin benliğinde yaşamaktadır. Bu günkü yeni nesil, bedeli can ve kan ile ödenmiş Türk vatanının muhafazasında fevkalâde hassas olan sessiz ekseriyettir ve Millî Mücadele hareketinin Türk milleti adına gerçekleştirildiğini asla unutmamalıdır.
Cumhuriyetimizin kurucusu Büyük Atatürk’ün 70 milyon Türk insanına bıraktığı mirasın, muasır medeniyet imkanlarına kavuşturulması, bugünkü milli mücadelenin temel hedefidir. Bu arzu ile çalışıyor ve heyecanlanıyoruz.
ŞANLI BİR DİRENİŞLE BİZE BU GÜZEL TOPRAKLARI BIRAKAN ECDADIMIZI BİR KEZ DAHA RAHMET, MİNNET VE ŞÜKRANLA ANIYORUM. ONLAR HİÇ UNUTULMAYACAKLAR.
Bu duygu ve düşüncelerle, kurtuluş gününü kutluyor, sizleri bir kez daha saygı ve sevgiyle selamlıyorum.
Anasayfa 
Konu: Başkan Uğur`un 6 Eylül Konuşması 
Perş. Eyl. 06 2007, 13:18
