BALIKESİRSPOR
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
BALIKESİRSPOR

BaLıKeSirSpOrUn GaYrİ ReSmİ TaRaFtAr sİTeSi
 
AnasayfaAnasayfa  AramaArama  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yap  

 

 Balıkesir'in Kurtuluşu,Bu Yıl Almanya'da da Kutlandı

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
yasin_26
Yönetici
Yönetici
yasin_26


Mesaj Sayısı : 295
Yaş : 33
Kayıt tarihi : 18/08/07

Balıkesir'in Kurtuluşu,Bu Yıl Almanya'da da Kutlandı Empty
MesajKonu: Balıkesir'in Kurtuluşu,Bu Yıl Almanya'da da Kutlandı   Balıkesir'in Kurtuluşu,Bu Yıl Almanya'da da Kutlandı Icon_minitimePtsi Eyl. 10 2007, 20:24

Balıkesir Belediye Başkanı Sabri Uğur, Balıkesir`in 85`inci Kurtuluş Günü münasebetiyle Almanya`da düzenlenen gecede, Avrupa’da yaşayan hemşehrilerimizle buluştu.



Duisburg-Hochfeld şehrinde, 8 Eylül Cumartesi akşamı düzenlenen geceye Belediye Başkanı Uğur’un yanı sıra, Belediye Meclis Üyeleri ve Belediye Başkan Yardımcıları da katıldı. Gece, Merkezi Almanya`nın Mörs şehrinde bulunan “Avrupa`da Yaşayan Balıkesirliler Kültür ve Dayanışma Derneği” tarafından gerçekleştirildi.



Geçen Mayıs ayında, kardeş şehrimiz Schwæbisch Hall`den Balıkesir`e gelen heyette yer alan Avrupa`da Yaşayan Balıkesirliler Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Mehmet Semercioğlu tarafından Almanya`ya davet edilen Başkan Sabri Uğur ve beraberindekiler, bu davete katılmak üzere, 7 Eylül Cuma günü Almanya gittiler. Balıkesir heyetini, Düsseldorf Havaalanı`nda dernek Başkanı Mehmet Semercioğlu ve dernek üyeleri karşıladı.



Balıkesir’in 85. Kurtuluş Günü münasebetiyle Hochfeld’te, yemekli olarak gerçekleştirilen gecede bir konuşma yapan Belediye Başkanı Sabri Uğur, şunları söyledi:



“Sevgili Balıkesirliler,
Memleketten uzakta, ama bu sımsıcak ortamda buluşmanın heyecanı, sevinci ve keyfiyle size seslenmek istiyorum.

Değerli hemşehrilerim;
Nedense bu sesleniş bize, gerçekten pek sıcak, candan ve içten gelir. Hepimiz uzakta, memlekette birilerinin amcası, teyzesi, dayısıyız.



Çünkü onlar; yani tüm sevdiklerimiz, arkadaşlarımız, ahbaplarımız burada, yanımızda olmayınca; onların sevgisini, memleket hasretini, özlemlerimizi göz yaşlarımızla yoğurup hamur haline getirir ve bütün samimiyetimizle bir kelimeye; `hemşehrim` hitabına yükleriz. Onun için bu hitap bize çok sıcaktır ve sevgi yüklüdür.

Buranın insanlarında, dünyanın başka köşelerinde de bu duygu mevcut mudur, bizdeki gibi böyle yaşanır mı bilmiyorum? Mesela, Hamburgluların, Hanoferlilerin, Frankfurt’ta buluştuklarında `hemşehrim` diye birbirlerine sarıldıklarına hiç şahit oldunuz mu? Sanmıyorum...

Bu güzel haslet, yüzyıllardır yalnızca bizim milletimize ait olsa gerektir?!.

Sevgili hemşehrilerim;
Aslında insanlar, `Hemşehrim` derken; dününe, çocukluğuna, gençliğine seslenir gibidirler. İnsanın doğup büyüdüğü, ekmeğini yiyip suyunu içtiği yerlerin o kişi üzerinde ömür boyu unutamadığı anıları vardır.



Küçük yaşlarda belki gayri ihtiyarî elde ettiğimiz bu kazanımlar, sonraki yıllarda hayatımızın her safhasında ister istemez kalıcı izler bırakmaktadır. Bu iz, belki geri dönmek istediğimiz özlem dolu yıllardır, belki kaçmak, uzaklaşmak istediğimiz ıztırablı geçmişimiz. Bunlar herkesin kendine aittir, özelidir.



Balıkesirimizde olduğu gibi, her memleket toprağının kendine mahsus özelliklerinden ileri gelen bir yüzü vardır. İşte memleket toprağının bu yüzü bazen zamana hükmeder ve nesillerin hayatında silinmez tesirler bırakır.


Şehir ve insan ilişkisi, düşünce adamlarını her zaman meşgul etmiştir. Memleket dediğimiz coğrafya, insana kadim yüzüyle gülümserken, o toprakların yüzyıllardır çeşitli insanlara kucak açtığını, bunu yaparken; oradakilerin dinine, diline, kavmine, rengine hiç bakmadan barındırdığını unutmamak lazım.

Allah`ın hikmetidir; insanlar da, topraktan yaratılmış birer soyal varlık olarak diğer insanların diline, dinine, rengine bakmadan yaratılanı yaratandan dolayı severek bir arada yaşamaya mecburuz.


Yalnızlık Allah`a mahsustur.



İnsanoğlu yalnızlığa belki bir müddet, ama uzun süre asla sabredemez, çünkü dayanamaz. Öyleyse, bir toplumun üyesi olarak, bir yerlere ait olmanın insan tabiatı bir gereği olduğunu bilmemiz lazım. Bir yere bağlı olmak, kendini bir yerli hissetmek, bir vilayete, bir şehre ait olmak duygusu da öyledir.



Hepimizin çocukluk yılları, küçük yaşlarda gördüğü ve yaşadığı şeyler sonraki hayatına mutlaka yansır. Çocukluğumuzun diri ve meraklı zihin yapısı, yaşanılan olaylarla yaşanılan yer arasında kopmaz bağlar kurar. Öyle ki bu bağlar, zamanla bizleri hayata bağlayan kopmaz iplerimiz olur ve bizler ona tutunmaya çalışırız.


Değerli hemşehrilerim,

Balıkesirimiz, geçmişi ve geleneği olan bir ilimizdir. Coğrafî özelliği bakımından kendine has zengin bir tarihî geçmişi, kültürü vardır. Bu kültür, yüzyılların imbiğinden adeta damıtılarak günümüze gelmiştir.


Her dönemdeki ahalisi üzerinde derin izler bırakan bu geçmişimiz, bizim bugün paylaştığımız, paylaşırken hüzünlendiğimiz ama çoğunlukla keyif aldığımız ortak yönlerimizdir.



Bir şehirde belediye, o şehrin çok şeyidir. Önemli görevleri vardır. Bu şehir insanları bize bu emaneti verirken; yalnızca çarşıyı-pazarı düzenlesin, denetlesin, havası-suyu temiz, yolları muntazam bir şehir ortaya çıkarsın diye bize bu görevi vermedi. Görevimiz çarşıyı pazarı düzenleyip ortalığı temizlemekle sınırlı değildir.



Belediyeler, kâr elde etmek için kurulmuş müesseseler de değildir. Belediyeler, hizmet üreten “hemşehri” kurumlardır. Dolayısıyla, hemşehriler arası dayanışmayı güçlendirmek, geleneğin geleceğe taşınmasında rol üslenmek, kültür hayatımızı canlandırmak, dünü yarına bağlamak, bağlarımızı güçlendirmek de bizim belediye olarak asli görevlerimiz arasındadır.



Davetinizi alınca hiç tereddütsüz yola çıktık ve huzurunuza geldik. Siz gurbette bu duyguyu, hemşehrilik duygu ve tutkusunun, ne yaman bir hissiyat olduğunu, çok daha yoğun yaşıyorsunuz biliyorum. Toprağından uzak kaldıkça eminim, insan bunu çok daha iyi anlıyor ve daha derin hissediyor.

Sevgili hemşehrilerim,
Aynı yerde doğup büyüyen insanların birbirlerini tanıyıp sevmeleri ile başlayan hemşehrilik duygusunun, memleket sevgisi ve hasretiyle insanda yarattığı manevi haz, gerçekten çok yüksek, çok güzel ve her türlü övgünün üstündedir..



Değerli Balıkesirliler,
Balıkesir’in Belediye Başkanı olarak söylüyorum; evlerinize dönerken memleketinizden ve sevdiklerinizden yana hiç endişeniz olmasın. Balıkesirimiz, yalnız merkez olarak değil, bütün köy ve kasabalarıyla hızla gelişip güzelleşmektedir.



Yolları, meydanları, büyük fabrikaları, sosyal ve ekonomik şartlarıyla beş yıl öncesine kıyasla inanın çok daha iyidir. Gelecek beş yıl çok daha iyi olacaktır ve endişeye mahal hiç bir husus mevzubahis değildir. Tüm elverişsiz şartları, mahallinde biz, genelde merkezi hükumetimiz, tek tek ele alıp sorunları çözmekteyiz. Buna memleketteki yakınlarınız, gidip geleniniz şahittir.



Bizim istediğimiz; sizlerin memleketinize, memleketteki yakınlarınıza olan ilginizi sevginizi kaybetmemenizdir. Maddi zenginliklerin tesis edemediği çok şeyler vardır. Sakın aranızdaki dayanışmayı, üzerinizdeki hemşehrilik şemsiyesini kaldırmayın.



İşte burada olduğu gibi, Türkiye’de büyük kentlerdeki hemşerilerimizle de çeşitli vesilelerle bir araya geldiğimizde ısrarla bunu söylüyorum: Hemşehrilik, kollektif hayatın göz ardı edilemeyecek kadar büyük bir parçasıdır.


Mesela Ankara, İzmir ve Bursa’daki sivil toplum kuruluşlarının aşağı yukarı üçte biri hemşehri dernek ve vakıflarının elindedir. Hemşehrilik, gerek fiziki ya da coğrafi mekanla doğrudan bağlantılı olması hasebiyle büyük önem kazanmaktadır ve burada bunun canlı olarak ayakta tutulması geleneklerin yaşatılması ve sahiplenilmesi gerekmektedir.

Hemşehrilik, çoğul yaşanan bir durumdur. İllaki bir başkasının olması ve memleketten olması gerekmektedir. Memleket, yalnızca çocukluğumuzun, gençliğimizin geçtiği şehirler, kasabalar değil, aynı zamanda vatan topraklarını, anavatanı tanımlamaktadır.

Diğer anlamıyla, aileyi, aile toprağını dolayısıyla yine ‘memleketi, hemşehriliği’, ailenin yerleşip kök saldığı coğrafyayı ifade etmektedir. Aile kökeni aynı coğrafya olan ve kendileriyle hemşehrilik bağlarıyla bağlı insanların aynı yerde yüz yüze temasa dayalı ilişkileri çok önemlidir ve gereklidir.

Tamamen Türkiye’ye özgü ya da evrensel bir olgu olsun hemşehrilerimiz; memleketleriyle beraber, müşterek lezzette şarkıları türküleri, yemekleri, keyifli dostlukları olanlardır.



İşte, burada Balıkesir yok; ama, Balıkesirliler var; ve biz, dünyanın her yerinde bu muhayyel coğrafyamız etrafında birleşip kaynaşmak durumundayız. Hemşehri gruplarının bir iş kolundaki faaliyetleri, dernek kurmaları, festivalleri dayanışma gün veya geceleri düzenlemeleri sadece memleketi anmak, geleneğini yaşatmak ile de sınırlı değildir.

Aynı yerleşim yerinde yaşayan memleketlilerine, çeşitli hizmetlerin sunulmasından tutun da buradaki kişi ve kurumlardan doğabilecek hukuksuzluklar karşısında onların korunması ve güçlü kılınması ihtiyacına kadar sayısız yararlarının görüleceği muhakkaktır.



Hele farklı bir memlekette yeni bir hayat kurmaya çalışırken hemşehriliğin can suyu gibi olduğunu hepiniz bizden iyi bilirsiniz. Bunu asla unutmayın.



Velhasıl değerli hemşerilerim;
Sevgili Balıkesirliler, sözlerimin sonuna gelirken şunları da söylemek istiyorum: Eğer, `Balıkesir benim neyimdir?` diye kendi kendinize sormuş ve içinizden muhabbetle bir karşılık almışsanız, o duyguyu yükseltin, güçlendirin, sadık kalın ve asla istismar etmeyin.

Hemşehrici değil, hemşehrice davranın. İnsan ve şehir, yani sizler ve Balıkesir, aynı hissiyatı paylaşan iki insan gibi iç içe bir yolculuktur. Bu duyguya, geleneklere ve ihtiyaca olan yolculuğunuzu ısrarla ve sabırla sürdürün. Sürdürün ki karşılık alasınız.

Zaman içerisinde unutulmaya yüz tutan kültür varlıklarımızın, hayat tarzımızın ve bu tarzın meydana getirdiği; yağcıbedir halısı misali, sanat eserlerimizin, âdetlerimizin, inançlarımızın, gelenek ve göreneklerimizin sonraki nesillere aktarılmak, tanıtılmak mecburiyeti vardır. Bu değerlerimiz yaşatıldıkça millet olarak biz de yer yüzünde varlığımızı sürdürebileceğiz.



Şehirlerin memleketlerin ruhu da bu değerlerimizdir. Balıkesirimizin, Balıkesirliliğimizin ruhu geçmişimizi diri tutmak, geleneklerini yaşatmak, mahalli ve manevi unsurları ön plana çıkarmakla mümkün olabilmektedir.


Toplum olarak yerimizde duramıyoruz. Bu yüzden batılılar, bizim için Ufukların Efendisi dediler, kitap yazdılar hakkımızda. Doğu’dan Batı’ya, köyden kente, karadan denize, az güvenliden çok güvenliye, az gelişmişten çok gelişmişe durmadan göç ediyoruz. İş için, aş için, okul için bunu yapıyoruz. Ait olma duygusu, vefalı bir dost gibidir; insanı terk etmez, ama biz bugün köklerimizi biraz fazla zorluyoruz.



Sön söz:
Sakın kopmayın, sıkı sarılın ve birbirinize olan güveninizi sarsacak yanlışa, yalana asla tevessül etmeyin. Muhabbetle selamlayarak hepinize saygılar, sevgiler sunuyorum.”



Başkan Uğur, geceye katılmak üzere Avrupa`nın dört bir yanından gelen hemşehrilerimizle sohbetle etti ve görüşlerini dinledi. Başkan Uğur, Balıkesir`e döndükten sonra değerlendirmek üzere, hemşehrilerimizin görüşlerini not aldı.

Ziyaret sırasında konuk heyetteki Belediye Meclis üyelerimiz ile Avrupa`daki vatandaşlarımız arasında sıcak ve dostane ilişkiler kuruldu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Balıkesir'in Kurtuluşu,Bu Yıl Almanya'da da Kutlandı
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
BALIKESİRSPOR :: BaLıKeSiR :: Haberler-
Buraya geçin: